Almanya etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Almanya etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

22 Kasım 2013 Cuma

Kışın keyifli anları: NOEL PAZARLARI

(alm:Weihnachtsmarkt tür: Noel)
Foto: in.Stuttgart / Stuttgart-Marketing GmbH
Hiç unutmam iş hayatına atıldığım ilk yıllardı, kurban bayramı kara kışa denk gelirdi o zamanlar. İş hayatının yoğun temposundan yorgun düşmüş hemen herkesin tek keyfi, bayram tatilini fırsat bilip Avrupa’ya kaçmaktı. Herkes döndüğünde fotoğraflara bakılırdı, ama fotoğraflarda neredeyse arkadaşınızı bile seçemezdiniz. Zira dondurucu soğukta bir tek gözler görünecek kadar sarınmış arkadaşınızın ya gözlerini çok iyi tanımanız ya da gardırobunu biliyor olmanız gerekirdi. O zamanlar da, daha sonra ansızın o soğuklarda yaşamaya başladıktan sonra da savunduğum tek bir şey vardı. O da "Avrupa’ya kışın gitmeyiniz efendim (orta ve kuzey Avrupa için geçerli)". Avrupa’nın ilkbaharı, yazı, sonbaharı pek güzeldir, ama kışı soğuktur işte. Kışın neden ısrarla donmak istersiniz ki? Sonradan düşününce evet pek tabi kışın da gidilebilir dedim kendi kendime. Avrupa’yı kışın da güzel gösteren en azından donduğunuza değecek bir takım aktiviteler var elbette. Örneğin Noel hazırlıkları ve Noel pazarları…

12 Kasım 2013 Salı

Güle Güle SONBAHAR


Geçmiş blog yazılarına şöyle bir göz attım da, elim kaleme son olarak ilkbahar için değmiş. Bu esnada ilkbahar bitti, yaz geldi ve dolu dolu tükettik yazı da. Ardından sonbahar gösterdi yüzünü, şimdi o da geçip gidiyor bile. Zaman ne kadar da hızlı akıyor geyiği yapmayacağım:), en azından bu yazıda, yoksa 30‘undan sonra zaman cidden çok hızlı geçiyormuş.

Ben en çok yazı severim, ardından ilk baharı… Aslında kış çocuğuyum ama güneşsiz yapamıyorum. Güneşe olan bağımlılığımı ise Almanya’ya taşındıktan sonra çok daha iyi anladım… En ufak bir güneş hüzmesi görünce dört duvar arasında kalmayıp/kalamayıp, soğuk da olsa dışarı atmaların ardı arkası kesilmeyince, tescillenmiş oldu benim güneş sevdam. Bir nevi günebakan diyebiliriz elbette:)

20 Mart 2013 Çarşamba

Hoşgeldin İlkbahar


İlkbahar demek doğanın uyanışı, yeni bir maceraya yine yeniden başlamak ve aslında her seferinde yeni bir seyahat demek. Ben doğanın bu yolculuğunda hep sevince boğulurum ve her bahar yeni bir yazı yazmak isterim. Her bahar dediğime bakmayın Gezgindir Gezenin Adı tarihinde bu ikinci geleneksel bahar yazısı :)

28 Eylül 2012 Cuma

Almanya'nın güneşi en bol şehri, FREIBURG*

Almanya'nın bir çok şehrinde doğa ve tarih hep içiçedir… Bir tarafta mimari, bir tarafta parklar, bahçeler ve hatta ormanlar... Kaosa alışmış gözlerimizin fazla düzeni yadırgamasından mıdır bilinmez ama, ilk görüşte kan kaynamaz bu şehirlere nedense ve sanki birşeyler eksik gibi gelir. Halbuki Freiburg farklıdır, cıvıl cıvıldır, hareketlidir. Her şeyden önce genç nüfusun çoğunlukta olduğu bir üniversite kenti ve Almanya'nın en güneşli şehridir. Aslında işin özü Freiburglular yaşamayı ve her daim şehrin sunduğu güzelliklerin keyfini çıkarmayı çok iyi bilirler. Her karışta, kaldırım duvar demeksizin soluklanan, hatta güneşlenen insan grupları vardır. Yer mekan önemli değildir, Freiburglular her yerde mutludur. Kanımca Freiburg'u daha da güzel yapan, mutlu insanlarıdır bu şehrin… 

20 Mart 2012 Salı

Bugün resmen BAHAR başlangıcı...

Bugün astrolojik olarak bahar basliyor... Bugün gece ve gündüzün esit oldugu gün, yani ilkbahar ekinoksu. Aslinda meteorolojik olarak, bahar zaten 2 haftadan beri Almanya'da tasin topragin yüzünü güldürüyor:) ama yine de resmen baharin basladigini bilmek insanin icini daha da kipir kipir yapiyor:))

Google da baharin baslangicini yeni bir doodle ile karsilamis... Güzel de olmus...

8 Haziran 2011 Çarşamba

2. Sene-i Devriye'mizde BODENSEE'deydik...

Ne zaman gittik, gezdik, gördük : 07 - 08 Agustos & 31 Ekim 2010

Summary: Bodensee is the 3rd biggest lake in Europe and located between 3 countries; Germany, Austria and Switzerland. In summer months, lots of hotels and pensions are full of tourists who want to enjoy fabulous view of the lake, nature and the sunny weather. Especially during school holidays it's nearly impossible to find anywhere for accomodation in the last minute. In German shores; Konstanz, Meersburg, Unteruhldingen, Überlingen, Friedrichshafen and Lindau are highly recommended to visit.                                                                                        


Bodensee'yi ilk duyduğumda, büyüklüğünü ve üç ayrı ülkeye sınırı olmasını şaşkınlıkla karşılamış, nasıl bir yer olduğunu bir türlü gözümde canlandıramamıştım. İlk seyahatimizde durduğumuz yerden karşı kıyıları görmeye çalışırken anladım büyüklüğünü. Avrupa'nın 3. büyük gölü olarak Bodensee (Konstanz Gölü) bu kadar uçşuz bucaksızsa, Avrupa'nın en büyük gölü Balaton kim bilir nasıldır, merak ediyorum...Karşısına geçip "Balaton" sen mi büyüksün ben mi desem güler herhalde:)
Saka bir yana Bodensee; Avusturya, Almanya ve İsviçre'nin tam ortasında yer alıyor. Suyu oldukça temiz, yüzmeye ve hatta içmeye de müsait. Öyle ki Almanya'nın Baden Würtemberg eyaleti olarak musluk suyumuz bu gölden temin ediliyor.

1 Şubat 2010 Pazartesi

Rüya şehir HEIDELBERG...

Ne zaman gittik, gezdik, gördük : 4 Temmuz 2009
 

Heidelberg bir rüya sehri olmali... Sanki masal kitaplarindan cikmis  gibi... Sehre girdigimiz anda icimizde sevgi kelebekleri ucusmaya baslamisti bile ve bu his ilerleyen dakikalarda ben burda yasamak istiyorum söylemlerine, hatta sehirden ayrildiktan sonra ise nolur bir daha gelelim yakarislarina kadar vardi...Sanirim bu cümle Heidelberg'i ne denli begendigimizi ve kesinlikle görülmesini tavsiye ettigimizi yeterince aciklayacaktir.

Bizi Heidelberg'e atan rüzgar, Ankara'dan ziyaretimize gelen kuzenimizi gezdirme istegiydi. Aslinda daha önce Mannheim'a gelmis ve 20 dk mesafedeki Heidelberg nasil bir yerdir diye merak etmemis de degildik. 

Rotamizi Sinsheim Auto und Technik Museum'a dogru cevirince Heidelberg'e de ugramak farz oldu...Yorucu bir müze gezisi ardindan, sonunda Heidelberg'e vardik.Ne yazik ki kisitli zamanimiz vardi ve 1,5 günde heryeri görmeliydik.

13 Ağustos 2009 Perşembe

Almanyanin gölleri, KÖNIGSEE ve CHIEMSEE...


Ne zaman gittik, gezdik, gördük : 31 Mayıs 2009

Ve sonunda... Mayıs ayının son günlerinde çıktığımız seyahatimiz sona eriyor. Aslında 4 günlük tatilimiz vardı ama bloğa baktığımda neredeyse tüm iletilerimin aslında bu geziye ait olduğunu görüyorum. Kendimize bir mantra seçmemiz gerekseydi herhalde bu "Az zamanda çok yer gez" olurdu.
Salzburg'dan dönüşte yolumuzun üzerindeki Königsee ve Chiemsee'ye uğramayı planladık. Salzburg'dan çıktığımızda hava yağmurlu ve serindi. Königsee'ye geldiğimizde de hiçbirşey değişmeyecekti... Dağların arasında kendine has havası ve doğasıyla harika bir yer Königsee. Tıpkı cennetten bir köse gibi...

Königsee'den görüntüler...



19 Haziran 2009 Cuma

Avrupanın en uzun kalesi, BURGHAUSEN...


Ne zaman gittik, gezdik, gördük : 30 Mayıs 2009


4 günlük resmi tatili fırsat bilip, Mühldorf'a doğru yola çıktık. Ancak şehirde ilgimizi çeken çok da fazla güzellik olmayınca, çareyi civarda aramaya başladık ve otel görevlisinden Burghausen'i öğrenerek yola koyulduk.

Duyduğumuz ve yolda tabelalarda birçok kez gördügümüz kadarıyla, Burghausen Avrupa'nın en uzun kalesine sahipmi
ş. Merakımızı pekiştiren bu tabelalar eşliğinde, Burghausen'ın eski şehrine giriş yaptık... Meydana gelip araçtan indiğimizde güzel bir gün geçireceğimizi hemen hissetmiştik. Sanki bu şehrin ruhu var gibiydi, Mühldorf'un aksine... İçimizi kaplayan heyecanla deklanşörü ardı arkasına savurmaya başladık. Ne kadar çok fotoğraf çektiğimizi akşam olduğunda anlayacaktık.

18 Haziran 2009 Perşembe

Mühldorf am Inn


Ne zaman gittik, gezdik, gördük : 30 Mayıs 2009


Mühldorf'la ilgili neler yazmam gerektiğini bilmeyerek başlıyorum bu yazıya. Aslında hiç bir bilgimiz yokken, ebay üzeri aldığımız otel kuponu sayesinde yollarımız kesişti Mühldorf ile. Çok turistik bir yer olduğunu söyleyemem. İçerisinde olmasa da etrafında görülesi yerler var. Zaten can alıcı gezimizin başlangıç noktasıydı Mühldorf.

Şehir içerisinde gördügümüz en ilginç ayrıntı ise bir av müzesine ait. Tesadüfen rastladığımız müze ziyarete açık değildi. Ancak dışarısındaki objeler öyle enteresandı ki, eminim içeride de yaratıcı bir sürü ayrıntı vardı. Kelimelerin kifayetsiz kalmaya başladığı noktadayım sanırım. En iyisi sözü fotoğraflara bırakmak...

10 Haziran 2009 Çarşamba

Bir MANNHEIM akşamında...


Ne zaman gittik, gezdik, gördük : 09 Mayıs 2009

Serkan Çağrı'nin Mannheim'da konser vereceğini duyduğumuz anda, her ne kadar yakın olmasa da gitmeye ve konser öncesinde kısa bir şehir türü yapmaya karar verdik. Gezimiz günü birlik olacaktı. Ancak herşey aklımızdaki gibi olmadı... Mannheim'a vardığımızda konser başlamak üzereydi... Dolayısıyla gün ışığında şehri görme şansımız olmamıştı.