30 Haziran 2010 Çarşamba

En kücük bir ses bile sanki gök gürültüsü...

Ne kadar uzun zaman oldu yazmayali...


Zaman akip geciyor ve sanki uzanipta tutamiyoruz zamani. Yeni yerler görmeye bile vaktimiz olmadi, yazamadigim bu süre icinde...


Vee yaz geldi.... Icimiz daha bir sevinc dolu, belki güzel dinlendirici bir yaz tatili sonunda tekrar blogumuz canlanir. Belki bu sefer senelerdir yaz tatillerimizi gecirdigimiz Kas hakkinda da birseyler yazabiliriz.



1 Şubat 2010 Pazartesi

1. Sene-i Devriye'mizde PRAG'daydık...


2008 yılının, Ağustos ayının 8. gününde ben ve eşim bir yastıkta kocamak üzere nikah memuru huzurunda imzalarımızı attık. Hem de az bulunur günlerden 08/08/08'de... ve zamanın nasıl hızlı aktığını anlamadan 1 sene oluvermiş bile.

08 Ağustos 2009... 1. sene-i devriyemiz... Bu özel günde güzel bir yerde olmak istedik. Cuma günü yola çıkıp, pazar günü dönebileceğimiz ve aynı zamanda gideceğimiz yerin Stuttgart'a yakın olması tercih sebebimizdi. Alternatifler arasında güzel kıyılarıyla adını çok kez duyduğumuz Hırvatistan - Pula vardı, ancak 8 saatlik yol gözümüzde büyüdü ve biz de Prag'a gitmeye karar verdik.


Rüya şehir HEIDELBERG...

Ne zaman gittik, gezdik, gördük : 4 Temmuz 2009
 

Heidelberg bir rüya sehri olmali... Sanki masal kitaplarindan cikmis  gibi... Sehre girdigimiz anda icimizde sevgi kelebekleri ucusmaya baslamisti bile ve bu his ilerleyen dakikalarda ben burda yasamak istiyorum söylemlerine, hatta sehirden ayrildiktan sonra ise nolur bir daha gelelim yakarislarina kadar vardi...Sanirim bu cümle Heidelberg'i ne denli begendigimizi ve kesinlikle görülmesini tavsiye ettigimizi yeterince aciklayacaktir.

Bizi Heidelberg'e atan rüzgar, Ankara'dan ziyaretimize gelen kuzenimizi gezdirme istegiydi. Aslinda daha önce Mannheim'a gelmis ve 20 dk mesafedeki Heidelberg nasil bir yerdir diye merak etmemis de degildik. 

Rotamizi Sinsheim Auto und Technik Museum'a dogru cevirince Heidelberg'e de ugramak farz oldu...Yorucu bir müze gezisi ardindan, sonunda Heidelberg'e vardik.Ne yazik ki kisitli zamanimiz vardi ve 1,5 günde heryeri görmeliydik.

13 Ağustos 2009 Perşembe

Almanyanin gölleri, KÖNIGSEE ve CHIEMSEE...


Ne zaman gittik, gezdik, gördük : 31 Mayıs 2009

Ve sonunda... Mayıs ayının son günlerinde çıktığımız seyahatimiz sona eriyor. Aslında 4 günlük tatilimiz vardı ama bloğa baktığımda neredeyse tüm iletilerimin aslında bu geziye ait olduğunu görüyorum. Kendimize bir mantra seçmemiz gerekseydi herhalde bu "Az zamanda çok yer gez" olurdu.
Salzburg'dan dönüşte yolumuzun üzerindeki Königsee ve Chiemsee'ye uğramayı planladık. Salzburg'dan çıktığımızda hava yağmurlu ve serindi. Königsee'ye geldiğimizde de hiçbirşey değişmeyecekti... Dağların arasında kendine has havası ve doğasıyla harika bir yer Königsee. Tıpkı cennetten bir köse gibi...

Königsee'den görüntüler...



21 Temmuz 2009 Salı

Mozart'in dogdugu kent SALZBURG...



Ne zaman gittik,
gezdik, gördük : 31 Mayıs 2009

Yeni bir ileti eklemeyeli uzun zaman oldu, malum araya gezilecek yerler, yaz tatilleri girdi. Birbiri üzerine eklenen anılar ve hikayeler günümüze zenginlik katarken, anlatılmamış yerlerin detaylarını da kafamızdan silmeyi ihmal etmedi tabi. Böyle zamanlarda neyseki fotoğraflar var diyorum...

Mayıs ayının son günlerinde çıktığımız gezimizin aslında 3.günü... Mühldorf, Burghausen'den sonra kendimizi yola vurduk. Amacımız Avusturya'nin büyülü kentlerinden Salzburg'u görmekti. Almanya ve Avusturya sınırında, kah bir ülkede kah diğerinde Salzburg'a doğru seyre daldık. Hemen kendimize kalacak bir yer ayarlayıp, şehri gezmek istiyorduk. Aklımda internette büyüleyici fotoğraflarını gördüğüm Schloss Anif vardı, gezmeye oradan başlayacağımız için kalacak yerimiz de Anif'te olabilirdi.

19 Haziran 2009 Cuma

Avrupanın en uzun kalesi, BURGHAUSEN...


Ne zaman gittik, gezdik, gördük : 30 Mayıs 2009


4 günlük resmi tatili fırsat bilip, Mühldorf'a doğru yola çıktık. Ancak şehirde ilgimizi çeken çok da fazla güzellik olmayınca, çareyi civarda aramaya başladık ve otel görevlisinden Burghausen'i öğrenerek yola koyulduk.

Duyduğumuz ve yolda tabelalarda birçok kez gördügümüz kadarıyla, Burghausen Avrupa'nın en uzun kalesine sahipmi
ş. Merakımızı pekiştiren bu tabelalar eşliğinde, Burghausen'ın eski şehrine giriş yaptık... Meydana gelip araçtan indiğimizde güzel bir gün geçireceğimizi hemen hissetmiştik. Sanki bu şehrin ruhu var gibiydi, Mühldorf'un aksine... İçimizi kaplayan heyecanla deklanşörü ardı arkasına savurmaya başladık. Ne kadar çok fotoğraf çektiğimizi akşam olduğunda anlayacaktık.

18 Haziran 2009 Perşembe

Mühldorf am Inn


Ne zaman gittik, gezdik, gördük : 30 Mayıs 2009


Mühldorf'la ilgili neler yazmam gerektiğini bilmeyerek başlıyorum bu yazıya. Aslında hiç bir bilgimiz yokken, ebay üzeri aldığımız otel kuponu sayesinde yollarımız kesişti Mühldorf ile. Çok turistik bir yer olduğunu söyleyemem. İçerisinde olmasa da etrafında görülesi yerler var. Zaten can alıcı gezimizin başlangıç noktasıydı Mühldorf.

Şehir içerisinde gördügümüz en ilginç ayrıntı ise bir av müzesine ait. Tesadüfen rastladığımız müze ziyarete açık değildi. Ancak dışarısındaki objeler öyle enteresandı ki, eminim içeride de yaratıcı bir sürü ayrıntı vardı. Kelimelerin kifayetsiz kalmaya başladığı noktadayım sanırım. En iyisi sözü fotoğraflara bırakmak...

10 Haziran 2009 Çarşamba

Bir MANNHEIM akşamında...


Ne zaman gittik, gezdik, gördük : 09 Mayıs 2009

Serkan Çağrı'nin Mannheim'da konser vereceğini duyduğumuz anda, her ne kadar yakın olmasa da gitmeye ve konser öncesinde kısa bir şehir türü yapmaya karar verdik. Gezimiz günü birlik olacaktı. Ancak herşey aklımızdaki gibi olmadı... Mannheim'a vardığımızda konser başlamak üzereydi... Dolayısıyla gün ışığında şehri görme şansımız olmamıştı.